Son yıllarda Türk savunma sanayisi dünya çapında ses getirecek bir atılım gerçekleştirdi. İHA, SİHA gibi çeşitli araçlar son dönemde cephedeki başarılarıyla anılıyorlar. Yeni bir askeri araç daha seri üretim aşamasına gelmiş durumda.

Otokar Genel Müdürü Serdar Görgüç, Tulpar Zırhlı Muharebe Aracı hakkında açıklamalarda bulundu. Aracın geniş bir coğrafyadan talep göreceğini ifade eden Görgüç, seri üretim için hazır olduklarını da belirtti. 

Tulpar seri üretime hazır

İsmini Manas Destanı’nda savaşçıları koruyan efsanevi kanatlı attan alan araç hakkında açıklama yapan Görgüç, Tulpar’ın tasarımında 21. yüzyılın gereksinimleri doğrultusunda, piyade ve komando birliklerinin ihtiyaçlarının göz önüne alındığını söyledi.

Yapılan açıklamaya göre tek bir platformun farklı görevlerde kullanılabilmesi ihtiyacı gözetilerek tasarlanan araç, ortak gövde yapısı kullanan hafif tank, zırhlı personel taşıyıcı, zırhlı muharebe, keşif, komuta kontrol, hava savunma, bakım ve kurtarma, havan, ambulans gibi farklı görevler alabiliyor. Ayrıca farklı konfigürasyonlarla da kullanılabiliyor.

Serdar Görüç açıklamalarında zırhlı aracın tasarım önceliğinin mayınlar, el yapımı patlayıcılar, kimyasal ve kinetik enerjili mühimmat, KBRN tehditleri ve bunlara karşı koymak olduğunu söyledi. Otokar’ın zırh ve mayın kiti çözümleri deneyiminin optimum koruma sağlamak için kullanıldığını söyleyen Görgüç, “NATO STANAG 4569’a uygun olarak TULPAR araç tasarımının kara mayınlarına ve balistik tehditlere karşı koruma sağladığı, yapısal bütünlük ve mürettebat bekası açısından başarılı bir şekilde test ve kalifiye edildi” dedi.

Tulpar dünya pazarına girebilir

Tulpar için mevcut ihtiyaç ve alımları takip ettiklerini söyleyen Görgüç, uluslararası tanıtımlarını yapmaya devam ettiklerini belirtti. Son dönemde bu tür araçlara olan talebin de gittikçe arttığını söyledi. 

Görgüç açıklamalarını “Pasifik kıyısından Atlantik kıyısına hatta Güney Amerika’ya kadar envanterinde benzer araçlar olan ülkelerde ömrünü tamamlamak üzere, yenilenmesi gereken araçlar bulunuyor. Tulpar, tüm bu ülkelerin ihtiyacına hem teknik hem yetenek hem de maliyet olarak cevap verebilecek özellikte. Savunma sanayi alanındaki araç talepleri ve beraberinde gelen alım süreçleri uzun sürelere yayılabiliyor. Global pazarlarda farklı ülkelerin ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde geliştirilen Tulpar’ın testlerdeki performansı ve potansiyel kullanıcılar tarafından gelen geri bildirimler ise oldukça memnun edici. Çalışmalarımıza devam ediyoruz” şeklinde tamamladı.